MARINE&COMMERCE Ocak 2008. M&C’in Yaşar Kaptan ÇEBİ röportajı
Kaptan Şirketler Grubu bünyesinde bulunan Çebi Denizcilik ve Ticaret A.Ş. 2008 itibari ile filo kapasitesini arttırmaya yönelik 2 adet 59,000 dwt’luk kuru yük gemisi siparişi verdi. Kore’de inşa edilecek gemilerin 2009 yılı şubat-mart ayında teslim alınarak hizmete açılması planlanıyor. Ayrıca Grup, 2008-2010 yılları arasında 70 milyon dolarlık bir yatırımla Ereğli’deki çelikhanenin yanına 300-400 bin ton kapasiteli bir tesis kurarak ağır profil üretmeyi planlıyor.
Trabzon’da baba mesleğinin demir ticareti olmasından dolayı bu sektörü seçtiğini ifade eden Çebi Denizcilik ve Ticaret A.Ş. sahibi Yaşar Kaptan Çebi çok fazla ön plana çıkmayı tercih etmese de Marine & Commerce’ün sorularını yanıtladı.
YILLIK 10 MİLYON TON YÜKLEME-BOŞALTMA
Mina Nur Çebi ve Sena Nur Çebi isimli iki gemiye sahip olan şirket, 1993 yılında kurulan ve Trakya’nın ilk uluslararası özel sektör limanı olan Martaş Limanı’nı büyütme projelerine devam ediyor. Marmara Denizi’nin en derin limanlarından olan Martaş’da iskelenin boyunu 100 metre uzatmak için gerekli çalışmaları tamamladıklarını belirten Yaşar Kaptan Çebi, izinlerin alındığını ve bu yatırım tamamlandığında limanın capesize gemilere de hizmet verebilecek duruma geleceğini söylüyor ve ekliyor: “Yıllık 10 milyon tona ulaşmayı hedefliyoruz. 5 milyon tonluk yükleme – boşaltma kapasitesindeki limanımızda onaylanmış projelerimizi hayata geçirerek ilk 3 yıl içinde % 50 kapasite artırımı gerçekleştireceğiz.
Kalkınma demir çelikte başlar 2010 yılında % 40 oranında büyümeyi hedefleyen Kaptan Şirketler Grubu; Martaş Limanı’nı büyütme projesi, filonun kapasitesini arttırma ve yeni bir tesis kurarak ağır profil üretme gibi planlarla 2008’e hızlı giriş yapıyor. Sosyal projeleri desteklemeyi ihmal etmeyen Grubun gözü şimdi de tersanecilikte.
Kaptan Şirketler Grubu bünyesinde bulunan Çebi Denizcilik ve Ticaret A.Ş. 2008 itibari ile filo kapasitesini arttırmaya yönelik 2 adet 59,000 dwt’luk kuru yük gemisi siparişi verdi. Kore’de inşa edilecek gemilerin 2009 yılı şubat-mart ayında teslim alınarak hizmete açılması planlanıyor. Ayrıca Grup, 2008-2010 yılları arasında 70 milyon dolarlık bir yatırımla Ereğli’deki çelikhanenin yanına 300-400 bin ton kapasiteli bir tesis kurarak ağır profil üretmeyi planlıyor.
Trabzon’da baba mesleğinin demir ticareti olmasından dolayı bu sektörü seçtiğini ifade eden Çebi Denizcilik ve Ticaret A.Ş. sahibi Yaşar Kaptan Çebi çok fazla ön plana çıkmayı tercih etmese de Marine & Commerce’ün sorularını yanıtladı.
YILLIK 10 MİLYON TON YÜKLEME-BOŞALTMA
Mina Nur Çebi ve Sena Nur Çebi isimli iki gemiye sahip olan şirket, 1993 yılında kurulan ve Trakya’nın ilk uluslararası özel sektör limanı olan Martaş Limanı’nı büyütme projelerine devam ediyor. Marmara Denizi’nin en derin limanlarından olan Martaş’da iskelenin boyunu 100 metre uzatmak için gerekli çalışmaları tamamladıklarını belirten Yaşar Kaptan Çebi, izinlerin alındığını ve bu yatırım tamamlandığında limanın capesize gemilere de hizmet verebilecek duruma geleceğini söylüyor ve ekliyor: “Yıllık 10 milyon tona ulaşmayı hedefliyoruz. 5 milyon tonluk yükleme – boşaltma kapasitesindeki limanımızda onaylanmış projelerimizi hayata geçirerek ilk 3 yıl içinde % 50 kapasite artırımı gerçekleştireceğiz.
Ro-Ro taşımacılığı projemiz için gerekli yatırımları yaptık. Gemlik, Bandırma, Mudanya ve Derince hattında kamyon taşımacılığı yapmayı planlıyoruz. Bunun için de birkaç Ro-Ro gemisi alma ve saha düzenleme çalışmalarına devam ediyoruz.”
HEDEF TERSANECİLİK
Uzun vadede tersanecilik ile ilgilendiklerini söyleyen Çebi, gemi inşası, bakım ve onarımı alanında ciddi ve uzun yılların deneyimine sahip Japon ve Kore menşeli firmalarla birlikte ortak yatırım yapma düşüncesinde olduklarını ifade ediyor.
“Hammaddede ithalata bağlılık Türkiye için büyük sorun oluşturuyor ve ne yazık ki gelecekte de bu sorunun devam edeceğine inanıyoruz. Bu nedenle hurdaya dayalı üretim biçimini bir tarafa bırakarak yüksek fırınlarda üretim yapmak istiyoruz. Hedefimiz yüksek fırınlı bir demir çelik tesisi kurmak. Çok zorlanacağımızı bilsek de bunu denemek istiyoruz.” şeklinde konuşan Yaşar Kaptan Çebi, kendi ihtiyaçlarını karşılamak üzere girdikleri enerji sektöründe de büyüme planları olduğunu dile getirerek şöyle devam ediyor: “Yükselen doğalgaz fiyatlarının yarattığı sıkıntılar nedeniyle, termik alanında çok az kullanılmış bir tesisi 2-2.5 yıl içinde devreye almayı istiyoruz. Bunun için de 300 megawattlık bir tesise 150-200 milyon dolar civarında bir yatırım yapacağız.”
TÜRK DENİZCİLİĞİNİN GELECEĞİ 2007
yılında sektörel anlamda en çarpıcı gelişmenin Türk armatörlerinin gerek Türk gemi inşa tersanelerinde, gerekse Japonya, Kore ve Çin tersanelerinde verdiği yüksek sayıda yeni gemi inşa projeleri olduğunu belirten Yaşar Kaptan Çebi, Türk denizciliğinin geleceğini ve sektörde devam eden bu hızlı artışı korumak amacıyla neler yapılması gerektiğini sorduğumuzda ise şu cevabı veriyor: “Türk denizciliği umulandan hızlı adımlarla ilerliyor.Türk armatörleri kazançlarını tamamen yeni alımlara ve filolarını büyütmeye yatırıyor. Özellikle uluslararası gemi sicil kaydında gelir ve muhtasar vergilerinden muaf kazançlar, tamamen yeni gemi inşa ve ikinci el yeni gemilere gidiyor ve özellikle Uzakdoğu’nun en ciddi tersanelerinde Türk menşeli armatörlerin adına inşa edilen gemiler Türk denizciliğinin
yönünü ve hızını belirliyor.
Ticaret filosunun gelişmesi ve büyümesi için gerekli çaba gösterilmeli. Güney Kore gemi inşa sektörü hedef seçilerek ,kendi tersanelerimizin en az bu seviyeye ulaşması için devletin mevcut ya da yeni kurulacak yeni tersaneleri teşvik edici kanunları güçlendirmesi ayrıca kurulma anındaki mevzuatları da hızlandırılması gerekli. Bakıldığında Kore tersanelerinin 14 milyon dwt lik gemi imalatı ile Türkiye’nin 2 milyon dwt lik gemi imalatına karşılık 7 kat daha büyük olduğu görülüyor.
2008 yılının, dünya bankacılık sektöründeki sıkıntılar nedeni ile finans açısından biraz zorlu geçeceği düşünülse de, gemi kredilerinin zamanında bankalara geri dönmesi ve navlun piyasalarında herhangi bir kriz beklemediğimiz göz önünde tutulursa, 2007 yılı kadar olmasa da iyi geçeceği kanısında olduğunu ifade eden ,Çebi, geçmiş dönemlerdeki Türk sanayicisinin mücadelesini bize resmederken şöyle diyor: “Girişimciliğin yüceltildiği, teşvik edildiği ve korunduğu ülkelerde ekonomik büyüme oranlarının ortalamanın üzerinde olduğu kanıtlanmış bir gerçektir. Bir sanayici olarak girişimciliğin önemine inancımızla zorlu bir mücadele verdik. Fabrikaların kuruluş anındaki mevzuatlarından dolayı oluşan gecikmeler, sanayicilere maddi ve manevi büyük yorgunluklar bırakır ve elbette Türkiye ekonomisinin hızını keser. ”
DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNDE NELER OLACAK?
Demir-çelik sektöründe yatırım niteliği son yıllarda radikal değişimlere uğruyor. Yapılan yatırım kararları ile bir süredir demir-çelikte yatırım merkezleri Hindistan ve Çin gibi gözüküyor. Kaptan Demir Çelik’in ise büyüme planları dahilinde bu ülkelere yatırım yapmak henüz yok, ancak “Bütün mücadelemize rağmen istikrar sağlayamazsak sadece Çin ve Hindistan değil, diğer ülkelere de mecburen kayalabiliriz.” diyor Yaşar Kaptan Çebi.
Türkiye’nin 2007 yılındaki demir-çelik üretimi ile dünya çelik üretiminde 11. sırada, Avrupa’da ise 3. sırada yer aldığı ifade ediliyor. 2010 yılına kadar da sektörün konumunun birer sıra yükseleceği söyleniyor. Türkiye’nin bu konudaki büyüme hızını ve rekabet gücünü etkileyen faktörler konusunda
Çebi; “Türk demir sanayicileri dünyadaki yerlerini çok geç almalarına rağmen, iç ve dış piyasayı son derece dikkatli takip ederek, dünya standartlarına ulaştılar. Gelinen noktada sıhhatli bir tablo sergilenmesinden güç alınmalı. Zaten genel kalkınma demir-çelikte başlar ve devam eder.” şeklinde konuşuyor.